ArabicAzerbaijaniEnglishFrenchGermanRussianSpanishTurkish

Marka Başvurusunun Daha Önceki Hak Sahibinin İtirazı Sebebiyle Reddi

24-04-2021 - 359

Marka Başvurusunun Daha Önceki Hak Sahibinin İtirazı Sebebiyle Reddi


Bu kararı Favorilerinize Eklemek veya Kopyalayabilmek için giriş yapın veya üye olun
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
2021/283
2021/366
2021-03-17





 

MAHKEMESİ : ANKARA 3. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

DAVANIN KONUSU : YİDK Kararının İptali, Hükümsüzlük

Dairemizce verilen 12/12/2019 tarih ....sayılı karar, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 01/12/2020 tarih ve .... sayılı kararıyla bozulmuş olmakla, dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili, müvekkili şirketin ...." ibareli markanın sahibi olduğunu, davalının bu markalar ile karıştırma ihtimali bulunacak derecede benzer nitelikteki "...." ibaresini marka olarak tescil ettirmek üzere başvuruda bulunduğunu,.... kod numarasını alan başvuruya müvekkilinin itirazının, davalı TPMK.'nın .... sayılı YİDK kararı ile yerinde görülmeyerek reddedildiğini, oysa "..." markasının TPE nezdinde .... sayı ile tanınmış marka olarak tescilli bulunduğunu, 2012 yılında Garanti Bankası ile müvekkilinin yaptığı anlaşma gereği ... (banka kredi kartı) ve.... kartlarının (müşteri sadakat kartı), müvekkiline ait mağazalarda kullanılmaya başlandığını, böylece "...." ibareli markalarının müvekkili ile bir bütün olarak değerlendirilerek, tüm tüketiciler nezdinde bilinirliğe ulaştığını, başvuru markası ile müvekkilinin “....” ibareli markasının kavramsal, görsel ve işitsel olarak benzer olduğunu, davalı başvurusunun, müvekkilinin seri markalarından biri olarak algılanacağını, başvuru markasının tescili talep edilen tüm sınıflarının, müvekkiline ait markanın koruma kapsamında bulunan sınıflarla aynı olduğunu, müvekkiline ait “....” kart ile bebeklere yönelik yapılan alışverişlerde puan kazanıldığını, başvuru markasının kullanılacağı ürünlerin de aynı sisteme dahil olacağından taraf markalarının karıştırılacağını, tüketicilerin müvekkilinin ...." ibareli markaları ile davalının ..." başvurusunu ayırt edebilse bile taraflar arasında ekonomik, organik bağlantı bulunduğunu düşünebileceğini, marka başvurusunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, davalı Türk Patent YİDK kararının iptalini ve diğer davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, müvekkili kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Diğer davalı şirket vekili, müvekkilinin önce ...." isimli internet sitesi, ardından da “....” mağazaları aracılığıyla 15 yılı aşkın bir süredir ... araç ve gereçleri alanında satış hizmeti veren öncü bir kuruluş olduğunu, “.... kartının alışveriş yapan müşterilere avantajlar sağladığını, müvekkilinin "...." ismi ile tanınmış bir markasının olduğunu, taraf markalarının iltibasa neden olma ihtimalinin bulunmadığını, marka başvurusunun kötüniyetle yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından, davacının .... markası ile dava konusu marka başvurusu arasında, bir kısım mal ve hizmetler yönünden 556 sayılı KHK 8/1-b maddesi anlamında iltibas oluştuğu, diğer mal ve hizmetler yönünden ise iltibasın oluşmadığı, davacıya ait diğer markalar ile dava konusu marka başvurusu arasında iltibasın oluşmadığı, davacının, dava konusu marka başvurusu yönünden 556 sayılı KHK’nın 8/3 maddesi kapsamında eskiye dayalı kullanım nedeniyle üstün ve öncelikli hakkının bulunmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesinde yer alan koşulların davacı yararına oluşmadığı, davalı başvurusunun kötüniyetle yapıldığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı TPMK YİDK'nun...sayılı kararının 9. sınıfta yer alan "cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makinaları", 35. sınıfta yer alan "gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinalarının kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesin, telefon cevaplama hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri," mal ve hizmetleri DIŞINDA kalan mal ve hizmetler yönünden kısmen iptaline, .... sayılı markanın 9. Sınıfta yer alan "cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makinaları", 35. sınıfta yer alan "gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinalarının kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesin, telefon cevaplama hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri," mal ve hizmetleri DIŞINDA kalan mal ve hizmetler yönünden kısmen hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine, fazlaya dair istemlerin reddine karar verilmiştir.

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, dava konusu ...." ibareli marka ile müvekkil şirkete ait “.... ibareli marka ve "..." ibareli seri markaların tamamı arasında, 556 sayılı KHK 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunduğunu, müvekkil firmadan “....” kartla yapılan bebeklere yönelik her alışverişte belli yüzdelerle puan kazanıldığını, başvuru konusu marka ile de mağazadan yapılan alışverişlerde tüketicilere belli yüzdelerle puan kazandırmak amacına yönelik faaliyette bulunulduğundan, yani taraf markalarının aynı sisteme yönelik olduğu açık bulunduğundan, taraf ürünlerinin karıştırılma ihtimalinin kaçınılmaz olduğunu, davaya konu "...." ibareli markanın, tüketiciler nezdinde müvekkil firmanın kullandığı esas unsuru “.... ibaresi olan seri markaların devamı olduğu yönünde intiba oluşacağını, bu hususun da markalar arasında iltibas ihtimalinin var olduğunu açıkça gösterdiğini, başvurunun müvekkili şirkete ait markalar ile aynı veya benzer mal ve hizmet sınıflarında tescilli olup, markalar arasında emtia listesindeki tüm mal ve hizmetler yönünden, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b bendi anlamında benzerlik bulunduğunu, müvekkili şirketin "...." ibareli markayı 2011 yılından beri fiilen kullandığını, 556 sayılı KHK’nın 8/3 maddesi kapsamında eskiye dayalı kullanım nedeniyle üstün ve öncelikli hakkının olduğunu, müvekkiline ait ".... markasının ve "...." ibareli seri markaların yapılan yatırımlar ve yoğun kullanım sonucunda tüketici nezdinde tanınmış markalar olup, yerel mahkeme kararının aksine, başvuru konusu markanın tescilinin, müvekkil şirket tarafından 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesi uyarınca da engellenebileceğinin kabulünün gerektiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili istinaf başvuru dilekçesinde, tarafların markaları arasında 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalı .... vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müvekkili şirketin anne-... sektöründe hizmet veren tanınmış bir şirket olduğunu, başvuru konusu ...." markaları arasında 556 sayılı KHK.'nın 8/1-b bendi uyarınca bir benzerliğin bulunmadığını, ".... ifadelerinin anlamsal açıdan herhangi bir benzerlik taşımadığını, "..." ifadesinin İngilizce’deki karşılığının “.... olduğu da göz önünde bulundurulduğunda, ayırt ediciliğinden bahsedilemeyeceğini, müvekkil şirkete ait "..." markasının 30.06.2017 tarihli kurum kararı ile tanınmış marka olarak tescil edildiğini ileri sürerek, yerel mahkemenin kararının istinaf incelemesi yapılarak kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Dairemizin 12.12.2019 tarih... sayılı kararıyla, "...." ortak ibaresinin 9, 35 ve 36. sınıflarda zayıf marka olduğu, davalı şirketçe tescil edilmek istenen ..." ibaresine ..." ibaresinin eklenmesiyle oluşturulan ...." ibareli marka tescil başvurusunun, davacının ...." ibareli markasından yeterince farklılaştığı, tarafların marka olarak kullanmak istedikleri ibareler arasında, 556 sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi uyarınca benzerlik bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ'NİN 01/12/2020 TARİH VE .... SAYILI KARARININ ÖZETİ : Dairemiz kararının davacı vekilince temyizi üzerine, anılan Yargıtay ilamı ile özetle, Bölge Adliye Mahkemesinin kabulündeki gibi davalı şirketin başvurusu ile davacının ".... ibareli markası arasında benzerlik bulunduğu gibi taraf markalarının sadece “...” ibaresinin tanımlayıcı olduğu mal ve hizmetlere yönelik de olmadığı, bebeklere yönelik mal ve hizmetler dışında da tescillerinin bulunduğu, taraf markalarının 9. sınıfta yer alan; "cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makinaları" ve 35. sınıfta yer alan; "gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinalarının kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri," mal ve hizmetleri DIŞINDA kalan mal ve hizmetler yönünden benzer olduğundan, aynı mal ve hizmetler bakımından karıştırmaya sebep olma ihtimali gözetilerek ilk derece mahkemesince yapılan ayrıştırmanın da dikkate alınması suretiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar vermek gerekirken, davalıların vekillerinin başvurularının kabulüyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle Dairemiz kararının davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.

GEREKÇE : Dava, YİDK kararının iptali, hükümsüzlük istemine ilişkindir.

İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.

Dairemizce usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmuştur.

Yargıtay 11. HD.'nin hükmüne uyulan bozma ilamında da belirtildiği üzere, davalı şirketin başvurusu ile davacının "....markalarının kapsamlarındaki mal ve hizmetlerden hangilerinin 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi uyarınca benzer bulunduğuna dair tespitlerinin yerinde olduğu, davacının dava konusu marka başvurusu yönünden 556 sayılı KHK’nın 8/3 maddesi kapsamında eskiye dayalı kullanım nedeniyle üstün ve öncelikli hakkının bulunmadığı, 556 sayılı KHK’nın 8/4 maddesinde yer alan koşulların davacı yararına oluşmadığı, davalı başvurusunun kötüniyetle yapıldığının ispatlanamadığı hususları da anılan Yargıtay ilamında belirtilmiştir.

Bu durum karşısında ilk derece mahkemesince görüşüne başvurulan bilirkişi raporunda, tarafların markalarının kapsamlarındaki mal ve hizmetlerden, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi uyarınca benzer bulunduğu bildirilen emtia bakımından davanın kabulüne karar verilmesi gerekir. Esasen ilk derece mahkemesince de bu yönde karar verildiğinden, Dairemizce taraf vekillerinin istinaf itirazlarının reddine karar verilmesi gerekirken, davalılar vekillerinin istinaf itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ancak Dairemizce ilk derece mahkemesinin kararı kaldırıldığından, infazda tereddüt yaratılmaması için Dairemizce davanın kısmen kabulüne dair yeniden karar verilmesi gerektiği düşünülmüş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere;

1-Davanın KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile,

2-Davalı Türkpatent YİDK'nın .... sayılı kararının 9. sınıfta yer alan "cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makinaları", 35. sınıfta yer alan "gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinalarının kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesin, telefon cevaplama hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri," mal ve hizmetleri DIŞINDA kalan mal ve hizmetler yönünden kısmen iptaline,

3-...sayılı markanın 9. sınıfta yer alan "cep telefonları ve bunların kılıfları, sabit telefonlar, telefon santralleri, bilgisayar yazıcıları, tarayıcılar, fotokopi makinaları", 35. sınıfta yer alan "gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinalarının kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesin, telefon cevaplama hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri," mal ve hizmetleri DIŞINDA kalan mal ve hizmetler yönünden kısmen hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine,

4-Fazlaya dair istemlerin reddine,

5-Harçlar Kanunu'na göre alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından, peşin olarak alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90 TL'nin davalılardan tahsili ile Hazineye irat kaydına,

6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 5.900,00 TL maktu vekaletin ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,

7-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 5.900,00 TL maktu vekaletin ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,

8-Davacı tarafından ilk derece mahkemesinde yapılan 1.500,00 bilirkişi ücreti, 314,50 TL tebligat ve posta masrafı ile istinaf aşamasında yapılan 180,50 TL posta ve tebligat masrafından oluşan toplam 1.995,00 TL'nin, davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1/2 kabul edilerek 997,50 TL'ye, 31,40 TL peşin harç ve 31,40 TL başvuru harcı bedeli eklenerek toplam 1.060,30 TL'nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,

9-Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından istinaf aşamasında yapılan posta giderleri toplamı 108,22 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1/2 kabul edilerek 54,11 TL'nin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,

10-Davalı ...Ş. tarafından istinaf aşamasında yapılan posta giderleri toplamı 100,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre takdiren 1/2 kabul edilerek 50,00 TL'nin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,

11-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re'sen taraflara iadesine (HMK m.333),

12-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davacı tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,

13-Alınması gereken 59,30 TL maktu istinaf karar ve ilam harcından, davalılarca tarafça istinaf başvurusunda yatırılan 44,40'ar TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 14,90'ar TL'nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,

14-Davacı kendisini istinaf aşamasında vekille temsil ettirdiğinden ve tek duruşma yapıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 2.040,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,

15-Davalılar kendilerini istinaf aşamasında vekille temsil ettirdiklerinden ve tek duruşma yapıldığından, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 2.040,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı yapılan açık yargılama sonucunda 17.03.2021 tarihinde HMK 361 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.

KARARI YAZDIR


Aşağıdaki arama terimleri ile ilgili kararlara etiketlere tıklayarak ulaşabilirsiniz :
marka başvurusu benzer marka iltibas karıştırma ihtimali kötü niyetli başvuru 556 sayılı khk
Bu kararı Favorilerinize Eklemek için giriş yapın veya üye olun

Bu kategorideki diğer İçtihatlardan bazıları