 Bu kararı Favorilerinize Eklemek veya Kopyalayabilmek için giriş yapın veya üye olun
 Bu kararı Favorilerinize Eklemek veya Kopyalayabilmek için giriş yapın veya üye olun
                                    	
                                   
                                     
         
            Yargıtay 7. Hukuk Dairesi
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 
  		
						 2010/5235
2010/5235
						 2011/4389
2011/4389
						 2011-06-28
2011-06-28
						
1- Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
İddia ve savunmaya, duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere, mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, hüküm yerinde gösterilen gerekçelere, dairemizin bozma kararı çerçevesinde işlem yapıldığının ve hüküm verilirken bozma kararı dışında kalarak kesinleşen yönlerin de göz önünde bulundurulduğunun anlaşılmasına göre, davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalının hükmedilen tazminat miktarına yönelik temyiz itirazlarına gelince, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve soruşturma, toplanan deliller hüküm vermeye yeterli değildir.
Açıkça veya örtülü olarak kabul edilmiş olmadıkça, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda tek taraflı olarak yaptırılan delil tespiti sonucu düzenlenen tespit bilirkişi raporu benimsenerek hüküm verilemez. Bu gibi hallerde mahkemece ayrıca bilirkişi incelemesi yaptırılması zorunludur.
Somut olaya gelince, davacı taraf; davalının boru hattının patlaması nedeniyle işyerini su bastığını, işyerinde bulunan hibrit tohumların kullanılamaz hale geldiğini öne sürmüştür. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmamış, tespit sonucu düzenlenen bilirkişi raporu benimsenerek hüküm verilmiştir. Ne var ki, tespit dosyasının incelenmesinde bilirkişi raporunun tebliğ edilmesi üzerine davalının tespit raporunu kabul etmediklerini açıkladığı, ayrıca cevap dilekçesinde de davacı tarafın yaptırdığı tespiti ve zarar miktarını kabul etmediklerini açıklayarak tespit raporuna açıkça itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafça tek taraflı olarak yaptırılan delil tespiti sonucu düzenlenen rapora itiraz edildiğinden, zarar miktarının belirlenmesi için ayrıca bilirkişi incelemesi yaptırılmadan itiraz edilen tespit bilirkişi raporu benimsenerek hüküm verilemez.
Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan hukuksal olgu dikkate alındığında, mahkemece davacının zarar miktarının belirlenebilmesi için konusunda uzman bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli rapor alınması, alınan rapor ile tespit bilirkişi raporu arasında çelişki meydana gelmesi halinde çelişkinin giderilmesi için gerekirse üçüncü kez bilirkişi incelemesi yaptırılarak çelişkinin giderilmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, davalı tarafın temyiz itirazlarının bu yönden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle kararın davalı taraf yararına BOZULMASINA, peşin ödenen harçların istek halinde davalıya iadesine, 28.06.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.
KARARI YAZDIR
 Bu kararı Favorilerinize Eklemek için giriş yapın veya üye olun
 Bu kararı Favorilerinize Eklemek için giriş yapın veya üye olun