ArabicAzerbaijaniEnglishFrenchGermanRussianSpanishTurkish

Bankaya El Konulması - Hesapta Bulunan Paranın Geri Alınması

02-05-2021 - 536

Bankaya El Konulması - Hesapta Bulunan Paranın Geri Alınması


Bu kararı Favorilerinize Eklemek veya Kopyalayabilmek için giriş yapın veya üye olun
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
2021/65
2021/342
2021-03-10





 

MAHKEMESİ: BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DAVA: Alacak

Davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün Yargıtay 11. HD tarafından bozularak iadesi üzerine yapılan duruşma sonunda dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü;

DAVA :Davacılar vekili davacıların 14.10.1999 tarihinde ...- Bursa şubesine 80.000- TL yatırdıklarını (eski para 80.000.000.000) 27/12/1999 tarihi ile paranın 95,088,16- TL'ye ulaştığını, daha sona bankaya el konulması üzerine paranın tahsil edilemediğini belirterek, ödenmeyen 95.088,16- TL'nin 27/12/1999 tarihinden itibaren avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı banka vekili ve feri müdahil TMSF vekili davanın zaman aşımına uğradığını hak düşürücü sürenin geçtiğini, kendilerine husumetin düşmediğini, davacının talebinden davalıların sorumlu olmadığı, gerekçeleriyle davanın reddini savunmuştur.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI VE SÜREÇ: Mahkemece davacıların vade sonu itibariyle yatırdıkları paranın ulaştığı 87,327,66-TL alacağın o tarihten itibaren (27/12/1999) avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Davalı banka ve feri müdahil TMSF vekili, kendilerine devredilen banka alacaklarından dolayı kendilerinin sorumlu olmadığını, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin geçtiğini, faize faiz işletildiğini, husumet itirazlarının nazara alınmadığını, kendilerinin offshore hesabına yatırılan paradan sorumlu olmadıklarını, davacıların müterafık kusurunun ve faizin yanlış değerlendirildiğini, davacının serbest iradesiyle kıyı bankacılığını tercih ettiğini, bilgisi dışında işlem yapılması ve iradesinin yanıltılmasının söz konusu olmadığını, aciz durumunun söz konusu olmadığını, bankanın vekalet görevini yerine getirdiğini, öne sürerek kararın kaldırılmasını, davanın reddini talep etmiştir. Dairemizden verilen 2017/327 esas 2017/308 karar sayılı ve 22.06.2017 tarihli ilamın davalı vekili ve feri müdahil TMSF vekilince istinaf edilmesi üzerine Yargıtay 11.HD.nin 2017/4602 esas, 2019/3492 karar sayılı ve 07/05/2019 tarihli ilamı ile bozulmasına karar verilmiş ve Dairemizin 2019/1339 esasına kaydı yapılmış, davacıların işlemiş avans faiziyle birlikte 86.375,34-TL talep edebileceklerinden 80.000-TL asıl alacağa taleple bağlı kalınarak 27.12.1999 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilmesine; TMSF vekili faiz tahakkukuna rastlanmadığını, anaparadan düşülmesi gerektiğini ileri sürmekte ise de, sunulan hesap ekstresi ve hesap kartonunda vadeli para yatırıldığı ve vade sonunda paranın ulaştığı miktarın belli olduğu, 6.600-TL'nin vade sonunda ödendiği alınan bilirkişi raporunda da yazılı olduğu, işlemiş faizi çeken davacıların mevduatına ilişkin ana paranın aynen durduğu sabit olduğu gerekçesiyle hükmün kaldırılarak davacıların davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bu kararın davalı ve feri müdahil TSMF vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 11. H.D.’nin 05/10/2020 tarihli 2019/5196 Esas-2020/3793 Karar sayılı ilamı ile; Bölge adliye mahkemesince bozma ilamına uyulmasına kararı verilmesine rağmen bozma ilamı yanlış yorumlanarak davacıların yatırdığı 80.000-TL’ye paranın yatırıldığı 14.10.1999 tarihinden 27.12.1999 tarihine kadar avans faizi işletilmesi gerektiğinden bahisle 12.975,34 -TL işlemiş faiz alacağı hesaplanması, bu faizden de davacılara ödenen 6.600- TL ödeme düşülerek davacıların 6.375,34- TL işlemiş faiz alacağı kaldığı hesaplanarak 86.375,34- TL alacağın 80.000-TL'sine 27.12.1999 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi işletilerek davalı bankadan tahsiliyle davacılara ödenmesine karar verilmesinin doğru görülmediği, bu itibarla bölge adliye mahkemesince, 80.000- TL mevduattan davacılara ödenmiş olan 6.600- TL'nin mahsubu ile kalan tutar olan 73.400- TL’nin 27.12.1999 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verildiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Dairemizce usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmuştur. Hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamı gereği; davalı banka ve feri müdahil TMSF vekilinin istinaf başvurusun kabulüne hükmün HMK 353(1)b-2 gereği kaldırılmasına, yeniden hüküm verilerek davacıların bakiye mevduatı 73.400-TL nin 27.12.1999 tarihinden itibaren avans faizi işletilerek davalı bankadan tahsiline, fazla istemin reddine davanın karar verilmiştir.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle: Davalı banka vekili ve feri müdahil TMSF vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1599 Esas 2017/181 Karar 31/01/2017 tarihli hükmün HMK'nun 356, 353(1)b-2 maddesi gereğince KALDIRILMASINA, "Davanın kısmen kabulü ile; 73.400-TL’nin 27.12.1999 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalı bankadan tahsiliyle davacılara ödenmesine, fazla istemin reddine,"İlk Derece yargılamasına ilişkin olarak; "Davalı banka harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacılar tarafından yatırılan 1.412,10-TL peşin harcın talep halinde davacılara iadesine, Davacı tarafından yapılan 0,60-TL dosya masrafı, 123-TL teb gideri, 18,25-TL tal. masrafı, 1.800-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.941,85-TL yargı giderinin, davanın kabulü oranında hesaplanan 1.499-TL'sinin davalı bankadan alınarak davacılara verilmesine, bakiye giderin davacılar üzerinde bırakılmasına, Davalı banka tarafından yapılan toplam 189,50-TL posta-tebligat giderinin davanın reddi oranında hesaplanan 43-TL sinin davacılardan alınarak davalı bankaya ödenmesine, Davacılar vekili için takdir olunan 10.342-TL nispi vekalet ücretinin davalı bankadan alınarak davacılara verilmesine, Davalı banka lehine 4.080-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı bankaya verilmesine,"İstinaf yoluna başvuran davalı banka tarafından yatırılan 168,80-TL istinaf harçlarının istek halinde kendisine iadesine, Davacılar tarafından yapılan 170,50-TL istinaf yargı giderinin davanın kabulü oranında hesaplanan 132-TL'sinin davalı bankadan alınarak davacılara ödenmesine, Davalı banka tarafından yapılan 124,50-TL istinaf yargı giderinin davanın reddi oranında hesaplanan 28-TL'sinin davacılardan alınarak davalı bankaya ödenmesine, Davalı banka vekili için takdir olunan 2.040-TL istinaf duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine, Dair verilen karar HMK 356 maddesi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde davacılar, davalı ve feri müdahil TMSF vekillerinin yüzüne karşı, ihbar olunan ... vekilinin yokluğunda H.M.K.'nın 362(1)-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 10.03.2021

KARARI YAZDIR


Bu kararı Favorilerinize Eklemek için giriş yapın veya üye olun

Bu kategorideki diğer İçtihatlardan bazıları