ArabicAzerbaijaniEnglishFrenchGermanRussianSpanishTurkish

Trafik Kazası - Bakıcı Giderleri ile Sağlık Giderlerinin Poliçe Kapsamında Olup Olmadığı

20-04-2021 - 645

Trafik Kazası - Bakıcı Giderleri ile Sağlık Giderlerinin Poliçe Kapsamında Olup Olmadığı


Bu kararı Favorilerinize Eklemek veya Kopyalayabilmek için giriş yapın veya üye olun
Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
2019/2233
2020/1353
2020-10-20





MAHKEMESİ : HATAY 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (Ticaret Mahkemesi Sıfatı ile)

DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 26/09/2019 tarih ve 2017/305 Esas, 2019/391 Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:

DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21/12/2015 tarihinde maliki davalı ..... İnş şirketi olan diğer davalı ..... .....'ın sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu maluliyet sigortası yapılan 31 EB 824 plakalı aracın davacı müvekkiline çarparak maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazasına sebebiyet verdiğini, kazadan kaynaklı birçok yerinde kırıkların tespit edilmesi üzerine acilen ameliyata alındığını, yapılan ameliyata rağmen müvekkilinin tam olarak iyileşemediğini, araç sigortasının davalı sigorta şirketi tarafından yapılmış olması ve davalı şirketin araç maliki olması nedeniyle doğacak maddi tazminattan tamamının sorumlu olduğunu, kaza sonrasında müvekkilinin tekrar eskisi gibi olmamayı kabullenemediği için psikolojik olarak sıkıntılar yaşadığını beyan ile şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek, 10.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki diğer davalılardan olay tarihi olan 21/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak taraflarına ödenmesini talep ve dava etmiştir.

Davacı 16/08/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerinin 19.444,16 TL'ye yükselttiklerini belirtmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, davacının sürekli iş göremezlikten kaynaklı zararı nedeniyle 11.331,31 TL’nin davalı sigorta şirketi yönünden dava; diğer davalılar yönünden ise haksız fiil tarihi olan 21.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tüm davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının geçici iş göremezlik ve bakıcı giderine yönelik taleplerinin reddine, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 5.000.00 TL manevi tazminatın davalılar ..... ..... ve ..... inş. Temizlik Taah. Emlak Taş. Tic. Ltd. Şti.’den haksız fiil tarihi olan 21/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tüm davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; geçici iş göremezlik ve bakıcı giderleri yönünden de davanın kabulü gerekmekteyken bu alacakların reddedilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini, müvekkilinin kazadan sonra çalışamaz hale geldiğini, kazanın üzerinden yıllar geçmesine rağmen müvekkilinin halen hareket kısıtlılığı yaşadığını, şahsi ihtiyaçlarını dahi tek başına gideremediğini, takdir edilen manevi tazminatın düşük miktarda belirlenmesinin kararın kaldırılmasını gerektirdiğini belirterek kararı istinaf etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava trafik kazasında yaralanmadan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen karar verilmiş olup karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

Maddi tazminat yönünden yapılan incelemede;

Davacının yaralanmasına sebebiyet veren trafik kazası 21/12/2015 tarihinde meydana gelmiştir. Düzenlenen ZMMS poliçesinin 05/08/2015 tarihli olup davacının bu yaralanmasından kaynaklı olarak tazminat talebi, kaza tarihinden önce yürürlüğe giren 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMMS yeni genel şartlarına göre değerlendirilecektir.

2918 sayılı Kanunun, 6111 sayılı yasanın 59. Maddesi ile değişik, 98 inci maddesi "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır." hükmünü içermektedir.

01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; A.5 maddesinin b bendi "Sağlık Giderleri Teminatı: Üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içeren teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve Güvence Hesabının sorumluluğu 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesi hükmü gereğince sona ermiştir." hükmüne yer vermiştir. Buna göre Geçici iş görmezlik ve bu dönemdeki bakıcı giderleri tazminatları sağlık gideri teminat kapsamında olup davalı şirketin KTK 98. maddesi gereğince sorumluluğu bulunmamaktadır. Her ne kadar Anayasa Mahkemesinin 09/10/2020 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 17/07/2020 tarih ve 2019/40 Esas 2020/40 Karar sayılı kararı ile KTK'nın 90. Maddesindeki ".... bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlara...." ibaresinin, ikinci cümlesindeki "...ve genel şartlarda ....." ibarelerinin Anayasaya aykırı olduğundan iptaline karar verilmiş ise de Anayasa Mahkemesinin iptal kararları geriye yürümeyeceğinden, davanın reddine karar verilmesi kaza ve poliçe tarihindeki yasa ve genel şartlara göre yerinde olup davacı vekilinin istinaf talebinin bu sebeple reddine karar vermek gerekmiştir.

Manevi tazminatın miktarına yönelik yapılan incelemede;

Hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hakimin takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir etmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004 E - 13/291-370 K )

Somut olayda 21/12/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı ..... .....'ın sürücüsü, diğer davalının işleteni olduğu aracın, davacıya çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığı, maluliyet oranının % 6, iyileşme süresinin 4 ay olduğu, davacının kırıklar nedeniyle ameliyat olduğu, alınan kusur raporlarına göre davalı sürücü ve işletenin % 70 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda tarafların belirlenen ekonomik sosyal durumları, kusur oranları, kaza ve davanın tarihi, davacının maluliyet oranı, paranın satın alma gücü, olay tarihi birlikte değerlendirildiğinde hükmolunan manevi tazminatın düşük olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.

HMK'nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;

Açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, ilk derece mahkemesince geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri yönünden davanın reddine karar verilmesi yerinde ise de, mahkemece daha yüksek tutarda manevi tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile, HMK 353/1-b-2. maddeleri gereği ilk derece mahkemesi kararının yeniden hüküm kurulmak üzere ortadan kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABUL - KISMEN REDDİ ile,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi hükmü uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Adana 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 26/09/2019 tarih ve 2017/305 Esas, 2019/391 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,

2-Davacının maddi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile,

Davacının sürekli iş göremezlikten kaynaklı zararı nedeniyle 11.331,31 TL tazminatın davalı sigorta şirketi yönünden dava; diğer davalılar yönünden ise haksız fiil tarihi olan 21.12.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tüm davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının geçici iş göremezlik ve bakıcı giderine yönelik taleplerinin reddine,

3-Davacının manevi tazminat talebinin KABULÜ ile,

10.000.00 TL manevi tazminatın davalılar ..... ..... ve ..... ..... inş. Temizlik Taah. Emlak Taş. Tic. Ltd. Şti.’den haksız fiil tarihi olan 21/12/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken veya müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,

4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.457,14 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 100,58 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.356,56 TL harcın (773,43 TL'sinden davalı sigorta şirketi, tamamından diğer davalıların müştereken veya müteselsilen sorumlu olması kaydıyla) alınarak Hazineye irat kaydına,

5-Davacının yaptığı 3.701,38 TL yargılama giderinin davanın kabul ret oranına göre hesaplanan 2.683,50 TL'lik kısmının davalılardan müştereken veya müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,

6-Davacı maddi tazminat yönünden kendisini bir vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken veya müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,

7-Davacı manevi tazminat yönünden kendisini bir vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalılar ..... ..... ve ..... inş. Temizlik Taah. Emlak Taş. Tic. Ltd. Şti.’den müştereken veya müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,

8-Davalı Alianz sigorta ve ..... ..... maddi tazminat yönünden kendilerini bir vekil ile temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar Alianz Sigorta AŞ ve ..... .....'a verilmesine,

9-HMK'nın 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının bulunması halinde ilgililerine iadesine,

İstinaf giderleri açısından;

10-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,

11-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

12-Davacı tarafından yapılan 121,50 TL istinaf giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 87,50 TL'sinin davalılar ..... ..... ve ..... İnş. ... Ltd. Şirketinden müştereken veya müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,

13-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK'nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yetmiş iki bin yetmiş (72.070,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından (maddi tazminat için 19.444,16 TL; manevi tazminat yönünden 10.000,00 TL) miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 20.10.2020

KARARI YAZDIR


Bu kararı Favorilerinize Eklemek için giriş yapın veya üye olun

Bu kategorideki diğer İçtihatlardan bazıları