ArabicAzerbaijaniEnglishFrenchGermanRussianSpanishTurkish

SEGBİS veya İstinabe Yoluyla Dinlenmeyen Tanıklar Üzerinden Karar Verilmesi Adil Yargılanma İlkesine Aykırıdır

14 Haziran 2025, 10:10 - 6

SEGBİS veya İstinabe Yoluyla Dinlenmeyen Tanıklar Üzerinden Karar Verilmesi Adil Yargılanma İlkesine Aykırıdır


Bu kararı Favorilerinize Eklemek veya Kopyalayabilmek için giriş yapın veya üye olun
Yargıtay 3. Ceza Dairesi
2022/4870
2024/11322
2024-10-03





Özet:

Mahkumiyet kararına esas alınan tanıkların, suçun sübutu, vasıf tayini ve cezanın kişiselleştirilmesi bakımından belirleyici delil niteliği taşıdığı olayda; bu tanıkların duruşmada sanığın huzurunda doğrudan dinlenmediği, SEGBİS yoluyla dinlenmeleri sağlanmadığı ve CMK’nın 181/1. maddesinde öngörülen istinabe usulüne de riayet edilmediği anlaşılmıştır. 5271 sayılı CMK’nın 180 ve 181. maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-d maddesi ve Anayasa'nın 36. maddesi, sanığa kamu tanıklarını sorgulama veya sorgulatma hakkı tanımaktadır. Ancak bu olayda, sanığın savunma hakkı kısıtlanmış, mahkumiyet kararı belirleyici beyanlara dayandırılmış olmasına rağmen, sanığa bu tanıklara karşı sorgu hakkı tanınmamıştır. Usule aykırı şekilde dinlenen ya da hiç dinlenmeyen tanık ifadeleri üzerine kurulan hüküm, CMK’nın 181/1 ve 210. maddelerine aykırı olduğu gibi adil yargılanma ilkesine de açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Bu durum, savunma hakkının özünü zedelediğinden, verilen mahkumiyet kararının hukuka aykırı olduğu ve bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

1. Siirt 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 20.09.2019 tarihli ve 2018/179 Esas, 2019/389 sayılı Kararı ile sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 314 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası ve 63 üncü maddesi uyarınca mahkûmiyet kararı verilmiştir.

2. Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin, 22.11.2019 tarihli ve 2019/154 Esas, 2019/111 sayılı Kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 21.12.2021 tarihli ve onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

1. Atılı suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığına,

2. Tanık beyanlarının mahkumiyet için yetersiz olduğuna,

3. Temyiz dilekçesinde belirtilen diğer sebepler ve sair hususlara,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince sanığın eyleminin silahlı terör örgütüne üye olma suçunu oluşturduğunun kabulü ile sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

Mahkumiyete esas alınan, suçun sübutu, vasfının tayini ve cezanın kişiselleştirilmesi bakımından belirleyici delil niteliğinde olan tanıklar ... Ö., ... Y.,... T., ... B., ... K., ... D., ... K., ... P., ... M. ile sanığa ait veri inceleme raporunda sanıktan sorumlu zümre başkanı ... Bey kod isimli ... ile öğretmeni ... kod isimli ... duruşmada sanığın huzurunda veya 5271 sayılı CMK’nın 180/1-2-5 maddesi gereğince SEGBİS kullanılmak ya da anılan Kanunun 181/1 maddesinde öngörülen usule riayet edilmek suretiyle istinabe yoluyla dinlenip AİHS’in 6/3-d ve Anayasanın 36. maddeleri ile teminat altına alınan “iddia/kamu tanıklarını sorguya çekmek veya çektirmek” hakkı tanınması gerektiği gözetilmeden; sanığın tanığı sorgulama hakkının engellenmesi suretiyle CMK 180/1 ve 181/1 maddelerindeki emredici hükümlere riayet edilmeyerek savunma hakkının kısıtlanmasına yol açacak şekilde CMK’nın 181/1 ve 210. maddelerine muhalefet edilmesi,

Hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesinin, 22.11.2019 tarihli ve 2019/154 Esas, 2019/111 sayılı Kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesi uyarınca Siirt 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

03.10.2024 tarihinde karar verildi.

KARARI YAZDIR


Bu kararı Favorilerinize Eklemek için giriş yapın veya üye olun

Bu kategorideki diğer İçtihatlardan bazıları