Yazlık İhtiyacı Konut İhtiyacının Devamı Niteliğinde Olup Tahliye Nedenidir
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi
Esas No : 2014/13336
Karar No : 2015/39
Karar Tarihi : 2015-01-12





Dava, iktisap ve yazlık ihtiyacı için kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı vekili dava dilekçesinde taşınmazı 09.07.2013 tarihinde iktisap ettiğini önceki malik ile davalı arasında 01.10.2012 başlangıç tarihli bir yıl süreli sözleşme bulunduğunu,taşınmaza, ihtiyacı bulunduğunu ve sözleşmeyi yenilemeyeceklerini ihtarla bildirdiklerini,kendisi ve eşinin İstanbul da çalıştıklarını 3 çocuklarının bulunduğunu, İstanbul’un çalışma stresinden kurtulmak ve çocuklarının dinlenmeleri için hafta sonları ve yaz aylarında yaşamak için taşınmazı satın aldıklarını, zaten kiralananın davalı tarafından da yazlık olarak kiralandığını belirterek kiralananın tahliyesini talep etmiştir. Davalı vekili ise davacının davasında samimi olmadığını,davacının taşınmazı kredi ile satın aldığı için kış döneminde de öğrencilere aylık 1.000 TL den kiraya vereceğini ifade ettiğini, ihtarın bir aylık sürede tebliğ edilmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.10.2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı kira sözleşmesine dayanarak iktisap ve ihtiyaç nedeniyle kiralananın tahliyesini istemiştir. Davanın TBK. 350/1.maddesi hükmüne göre eski malikle yapılan kira sözleşmesine göre süresinde açıldığının kabulü gerekir TBK, kiraya verene kiralananı kendisi, eşi, alt soyu, üst soyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişilerin konut ihtiyacı için tahliye isteme hakkı tanımıştır. Yasada öngörülen ihtiyaç devamlılık arz eden bir ihtiyaç olup, geçici ihtiyaç tahliye nedeni olarak kabul edilmemiştir. Ancak uygulamada yazlık ihtiyacı yaşam biçimi olarak sürekli konut ihtiyacının bir devamı olarak nitelendirilmiştir. Bu ilkeden hareketle davacı yazlık ihtiyacına yönelik delillerinin ibraz etmiş bu konuda tanıklar dinlenmiştir. Dinlenilen davalı tanıkları davacının iddiasını doğrular mahiyettedir. Öte yandan tahliye davasında kiralananın muvazaalı iktisap edildiğine ilişkin savunmaya itibar edilemez. Açıklanan bu nedenlerle kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ:

Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 12.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.