Taşeron İşçisi - Muvazaalı İlişki - Sorumluluklar
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi
Esas No : 2016/24818
Karar No : 2016/16859
Karar Tarihi : 2016-09-29





Özet:

  • Muvazaalı olduğu tespit edilen taşeronluk ilişkisinde işçinin işvereniymiş gibi görünen taşeron şirket de işçilik alacaklarından asıl işveren ile birlikte müştereken veya müteselsilen sorumludur.
  • Bir kimsenin kendi muvazaasından (ayıbından) yararlanarak hak araması mümkün değildir.

 

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

 

DAVALILAR : 1.....

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
 

Hüküm süresi içinde davacı ve davalı ...... temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
 

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
 

Davacı vekili özetle; davacının 05/06/2007 ile 01/04/2013 tarihleri arasında davalılara ait işyerinde ..............Elemanı olarak çalıştığını, davacının asıl işverenin reklam, tanıtım ve toptan ticareti işini yaptığını, büyük mağazalarda davalıya ait ürünlerin satışını gerçekleştirdiğini, davacının ücret alacaklarının bir kısmını asıl işverenin banka aracılığı ile ödediğini, davalılar arasında asıl işveren/alt işveren ilişkisi olduğunu ve davacının alacaklarından birlikte sorumlu olduklarını, davacının 1.000,00 TL net aylık ücret aldığını, davacının çalışma süresince genel tatil günlerinde çalıştığını, ancak bu çalışmaların ücretlerinin ödenmediğini, yıllık izinlerini kullanmadığını,davacının iş akdini yol ve yemek ücretlerinin sigorta primlerine yansıtılmaması, genel tatil günlerinde çalışmasına rağmen ücretlerinin ödenmemesi, kanuna aykırı şekilde düşük ücret üzerinden sigortalı gösterilmesi, işyeri devri gibi gösterilmesine rağmen iş sözleşmesi devri yapılacak olması nedenleriyle haklı nedenle sona erdirdiğini iddia ederek; kıdem tazminatı, genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
 

B) Davalı Cevabının Özeti:
 

Davalı D........vekili özetle; davacının müvekkili şirketin çalışanı olmayıp, müvekkili şirketin taşeronu olan diğer davalı......personeli olduğunu, 31/03/2013 tarihinde ....işyeri devir yaparak, müvekkili şirkete vermekte olduğu hizmetleri ..... devretiğini, davacının fiilen yaptığı işte, ücretinde ve haklarında herhangi bir değişiklik olmaksızın işyeri devri gerçekleştiğini, 31/03/2013 tarihinde yapılan işyeri devrinden sonra davacının 01/04/2013 tarihinde ....firmasına ihtar çektiğini, ihtar tarihi itibariyle davacının işyerinin........i olduğunu, davanın husumetten reddi gerektiğini, davacının genel tatil ücretlerinin bordrolara yansıtılmak suretiyle ödendiğini, yıllık izinlerini kullandığını, bakiye yıllık izinlerinin işyeri devri kapsamında yeni işverenine geçtiğini, yemek yardımının setcart ile ayni olarak verildiğini, bu nedenle sigorta primine dahil edilemeyeceğini, yol giderlerinin ise davacının satış noktaları arasında ulaşımı sağlamak amacıyla ödendiğini, şehir içi ulaşım gideri mahiyetindeki bu ödemenin de sigorta primine dahil edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
 

Davalı .....vekili özetle; 31/03/2013 tarihi itibariyle işyeri devri yapılarak ... firmasına vermekte oldukları hizmetleri ........ne devrettiklerini, davacının fiilen yaptığı işte herhangi bir değişiklik olmadığını, ücret ve diğer işçilik hakları ile ilgili hiçbir hak kaybının söz konusu olmadığını, ilk işe giriş tarihi baz alınarak tüm hakları muhafaza edilerek işyeri devrinin gerçekleştirildiğini, 31/03/2013 tarihinde yapılan işyeri devrinden sonra davacının 01/04/2013 tarihinde kendilerine fesih bildirmi göndermesinin mümkün olmadığını, bu tarih itibariyle davacının işverenin .......olduğunu, davacının genel tatil ücretlerinin bordrolara yansıtılarak ödendiğini, yıllık izinlerini kullandığını, bakiye yıllık izinlerinin işyeri devri kapsamında yeni işverenine geçtiğini, yemek yardımının setcart ile ayni olarak verildiğini, bu nedenle sigorta primine dahil edilemeyeceğini, yol giderlerinin ise davacının satış noktaları arasında ulaşımı sağlamak amacıyla ödendiğini, şehir içi ulaşım gideri mahiyetindeki bu ödemenin de sigorta primine dahil edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
 

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
 

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; Davalı .........yönünden açılan davanın husumet nedeniyle REDDİNE, .......... yönünden açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
 

D) Temyiz:
 

Kararı, davacı ve davalı...............vekilleri temyiz etmiştir.
 

E) Gerekçe:
 

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı şirketin tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir
 

2-Somut uyuşmazlıkta; yerel mahkemenin davalılar arasındaki ilişkinin muvazalı olduğuna dair tespiti yerindedir. Ancak hiçkimse kendi muvazaasından yararlanamayacağından davalı .....nin, davacının hak ve alacaklarından diğer davalı şirket ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile bu şirket hakkındaki davanın reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
 

F)Sonuç:
 

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.