Şoför Alımı - Güvenlik Soruşturması - İptal İstemi
Danıştay İdari Dava Daireleri
Esas No : 2017/2060
Karar No : 2018/3552
Karar Tarihi : 2018-06-26





Özet:

  • Güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanması sonucunu doğuracak bir mahkumiyet kararı ve hukuken geçerli somut bir bilgi ya da belge bulunmaması karşısında; ceza davasına konu olaydan sonra, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihe kadar geçen sürede fiilin sürekli hale geldiğini gösteren; davacı hakkında herhangi bir olumsuz istihbari bilginin de bulunmadığı hususu dikkate alındığında dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

İstemin Özeti : Ankara 8. İdare Mahkemesi'nin 29/03/2017 günlü, E:2017/734, K:2017/934 sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması, davacı tarafından istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : Ankara 8. İdare Mahkemesince verilen ısrar kararının usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddedilmesi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile ısrar kararının Danıştay Daire kararı doğrultusunda bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca dosya incelendi, gereği görüşüldü:

Dava; Bolu Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığı'nca ceza infaz kurumuna şoför alımı için yapılan 19/06/2013 tarihli sınavı kazanan davacının, güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğundan bahisle atamasının onaylanmamasına ilişkin 30/10/2013 tarihli ve 138865 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

Ankara 8. İdare Mahkemesi'nin 04/03/2015 günlü ve E:2014/81; K:2015/306 sayılı kararıyla; ceza infaz kurumlarında görev alacak bütün unvanlardaki personel için ilgili mevzuatı uyarınca güvenlik soruşturmasının olumlu olması koşulunun arandığı, kasten yaralama suçu nedeniyle 10 ay 25 gün hapis cezası ile cezalandırılarak hakkındaki bu hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen davacının, güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğundan bahisle atamasının yapılmamasına yönelik dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Anılan karar, Danıştay Onikinci Dairesinin 25/11/2015 günlü, E:2015/4023, K:2015/6128 sayılı kararıyla; Kıbrısçık Asliye Ceza Mahkemesi'nin 02/03/2011 günlü ve E:2010/10, K:2011/12 sayılı kararıyla verilen ve davacının güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanmasına neden olan cezaya konu fiilin, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde burun kırılmasına sebebiyet vererek kasten yaralama olduğu; söz konusu fiilin niteliği itibariyle yukarıda yer verilen mevzuatta belirtilen güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanmasına neden olacak fiiller arasında yer almadığı, bu gerekçeyle davacının atamasının onaylanmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, aksi yönde verilen İdare Mahkemesi kararında da hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuş ise de; İdare Mahkemesi, bozma kararına uymayarak ilk kararında ısrar etmiştir.

Davacı, Ankara 8. İdare Mahkemesi'nin 29/03/2017 günlü, E:2017/734, K:2017/934 sayılı ısrar kararını temyiz etmekte ve bozulmasını istemektedir.

Anayasa'nın 70. maddesinin ikinci fıkrasında, hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayrım yapılamayacağı kurala bağlanmıştır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinde, devlet memurluğuna alınacaklarda aranacak genel ve özel şartlar belirlenmiş ve aynı maddenin (b) fıkrasında "kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak gerektiği" koşuluna da yer verilmiştir.

2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun Ek 1. maddesinde, hakim ve savcı sınıfı dışında kalan adli ve idari yargıda çalıştırılacak tüm personel hakkında, 4045 sayılı Kanun'un 1. maddesine göre arşiv araştırması yapılacağı belirtilmiştir.

10/07/2003 günlü, 25164 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren "Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliği"nin "Özel Şartlar" başlıklı 6. maddesinin 5/d alt bendinde ve 18/b alt bendinde "Güvenlik soruştırması olumlu olmak" koşulu, infaz ve koruma memurları ve ceza infaz kurumları ve tutukevleri ile denetimli serbestlik müdürlüklerinde görev alacak tüm personel için aranan şartlar arasında sayılmıştır.

Öte yandan, 4045 sayılı Güvenlik Soruşturması, Bazı Nedenlerle Görevlerine Son Verilen Kamu Personeli ile Kamu Görevine Alınmayanların Haklarının Geri Verilmesine ve 1402 sayılı Sıkıyönetim Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun'un 1. maddesine dayanılarak çıkartılan "Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği"nin 11. maddesinde, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasında araştırılacak hususlar ;

a) Kimlik kontrolü, kimlik kayıtlarının doğruluk derecesi, uyrukluğu, geçmişte yabancı bir devletin uyrukluğuna girip girmediği,

b) Kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığı, kolluk kuvvetlerinin ve istihbarat ünitelerinin arşivlerinde bilgiler bulunup bulunmadığı, adli sicil kaydının ve hakkında bir tahdidin olup olmadığı,

c) Yıkıcı faaliyetlerde bulunup bulunmadığı ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanuna ve Atatürk ilke ve inkılaplarına aykırı davranıp davranmadığı.

d) Şeref ve haysiyetini ihlal edecek ve görevine yansıyacak şekilde kumara, uyuşturucuya, içkiye, paraya ve aşırı bir şekilde menfaatine düşkün olup olmadığı, ahlak ve adaba aykırı davranıp davranmadığı,

e) Yabancılarla, özellikle hasım ve hasım olması muhtemel Devlet mensupları ve temsilcileriyle ilgi derecesinin iç yüzü ve nedeni,

f) Sır saklama yeteneğinin olup olmadığı" şeklinde belirtilmiştir.

Görüldüğü üzere, güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması, hakkında soruşturma yapılan kişinin kolluk kuvvetleri tarafından halen aranıp aranmadığının, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiği ile adli sicil kaydının ve hakkında herhangi bir tahdit olup olmadığının, yıkıcı ve bölücü faaliyetlerde bulunup bulunmadığının, ahlaki durumunun, yabancılar ile ilgisinin ve sır saklama yeteneğinin olup olmadığının tespit edilmesi amacıyla yapılmaktadır.

Temyize konu karara ilişkin dosyanın incelenmesinden; Bolu Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığı'nca ceza infaz kurumuna şoför alımı için yapılan 19/06/2013 tarihli sınavı kazanan davacı hakkında yapılan güvenlik soruşturması sonucunda, Kıbrısçık Asliye Ceza Mahkemesi'nin 02/03/2011 tarihli ve E:2010/10, K:2011/12 sayılı kararıyla, kasten yaralama suçu nedeniyle 10 ay 25 gün hapis cezası aldığının ve hakkındaki bu hükmün açıklanmasının geri bırakıldığının tespit edildiği, 30/10/2013 tarihli ve 138865 sayılı Adalet Bakanlığı işlemiyle, güvenlik soruşturması olumsuz olduğundan bahisle , dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.

Her ne kadar, kamu hizmetine alınmada, görevin gerektirdiği niteliklere uygun olarak genel şartlar yanında, özel şartlar aranmasında ve bu kapsamda, görevin önem ve özelliği de gözönünde bulundurularak güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumlu olması şartı getirilmesinde mevzuata aykırılık bulunmamakta ise de; eylemin niteliği itibariyle değerlendirilmesi gerekli olup, güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlanması sonucunu doğuracak bir mahkumiyet kararı ve hukuken geçerli somut bir bilgi ya da belge bulunmaması karşısında; ceza davasına konu olaydan sonra, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihe kadar geçen sürede fiilin sürekli hale geldiğini gösteren; davacı hakkında herhangi bir olumsuz istihbari bilginin de bulunmadığı hususu dikkate alındığında dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.

Bu durumda, davacı hakkında yaptırılan güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğu gerekçesiyle tesis edilen işlemde hukuka uyarlık, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulüne, Ankara 8. İdare Mahkemesince verilen 29/03/2017 günlü, E:2017/734, K:2017/934 sayılı ısrar kararının BOZULMASINA, dosyanın anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine, kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/06/2018 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY :

X- Temyiz edilen kararla ilgili dosyanın incelenmesinden, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşıldığından, davacının temyiz isteminin reddi ile temyize konu Ankara 8. İdare Mahkemesi'nin 29/03/2017 günlü, E:2017/734, K:2017/934 ısrar kararının onanması gerektiği oyuyla, karara katılmıyorum.