
Özet:
Dava konusu istem: Şehirlerarası yolcu taşımacılığı faaliyeti nedeniyle basit usulde vergi mükellefi olan davacı adına, basit usul şartlarını taşımadığından gerçek usulde mükellefiyet kaydı tesis edilmesine yönelik işlemin iptali ile hasılatını kayıt ve beyan dışında bıraktığından bahisle takdir komisyonu kararına dayanılarak 2016 ve 2017 yılları için re'sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ile 2016 ve 2017 yılının tüm, 2018 yılının Ocak-Mart ve Nisan-Haziran dönemleri için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı geçici vergi, 2016 yılının Ocak ila Mart, Mayıs, Temmuz ila Aralık, 2017 yılının Ocak ila Mayıs, Temmuz ila Aralık, 2018 yılının Ocak ila Temmuz dönemleri için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı adına tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, takdir komisyonunca, Kocaeli Minibüsçüler Esnaf Odası Başkanı ... nezdinde gerçekleştirilen yoklamada, başkan tarafından verilen ifadeye istinaden başkaca herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmaksızın somut tespit ve veriler olmaksızın varsayım ve kanaate dayalı olarak takdir edilen matrah üzerinden yapılan tarhiyatta hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlem yönünden dava reddedilmiş, cezalı vergiler ise kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının aleyhe olan hüküm fıkrasının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu cezalı vergilerin hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Temyiz isteminin reddine,
Temyize konu Vergi Dava Dairesi kararının ONANMASINA,
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 04/04/2024 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
KARŞI OY :
Şehirlerarası yolcu taşımacılığı faaliyeti nedeniyle basit usulde vergi mükellefi olan davacı adına, basit usul şartlarını taşımadığından gerçek usulde mükellefiyet kaydı tesis edilmesine yönelik işlemin iptali ile hasılatını kayıt ve beyan dışında bıraktığından bahisle 2016 ve 2017 yılı çin re'sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ile 2016 ve 2017 yılının tüm dönemleri, 2018 yılının Ocak-Mart ve Nisan-Haziran dönemleri için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı geçici vergi, 2016 yılının Ocak ilâ Mart, Mayıs, Temmuz ilâ Aralık, 2017 yılının Ocak ilâ Mayıs, Temmuz ilâ Aralık, 2018 yılının Ocak ilâ Temmuz dönemleri için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3. maddesinin (B) işaretli bendi ile vergilendirmede vergiyi doğuran olayın ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olacağı ve bu durumun yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre olağan olmayan bir durumu iddia edenin bu iddiasını ispatlamakla yükümlü olacağı hüküm altına alınmıştır.
Takdir komisyonunca; Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından yapılan araştırma üzerine, 11/09/2017 tarihli e-yoklamada ... Minibüsçüler Esnaf Odası'nın, günde en az iki tur en fazla üç tur yapılabildiği, tur başına ortalama hasılatın ne kadar olduğu belirtilen hususlar dikkate alınarak fark matrahın tespit edildiği dolayısıyla, söz konusu matrah farkı üzerinden yapılan dava konusu tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından, temyiz isteminin kabulüyle Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyoruz.