Parselasyon İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar
Danıştay 6. Daire
Esas No : 2019/1553
Karar No : 2019/1757
Karar Tarihi : 2019-03-27





Dava konusu istem:

Davacının maliki olduğu ..... İli, Merkez İlçesi, Bağlarbaşı Mahallesi, kök 289 ada, 103 parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda parselasyon yapılmasına ilişkin ..... Belediye Encümeninin 13.03.2002 tarihli, 382 sayılı kararı doğrultusunda kök parselden %35 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılarak iki adet park alanı işlevli taşınmaz oluşturulduğu, ..... Belediye Meclisinin 02.02.2010 tarihli, 42 sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli ilave+revizyon uygulama imar planı ile söz konusu park işlevli taşınmazların işlevinin konut alanına çevrildiği ve ..... Belediye Meclisinin 09.10.2013 tarihli, 299 sayılı kararı ile onaylanan mer'i 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonu ile söz konusu taşınmazların konut alanı işlevinin korunduğu, bunun üzerine davacı tarafından; kök parselinden ihtiyaçtan fazla kesilen düzenleme ortaklık payının aynen iade edilmesi veya bedelinin ödenmesi istemiyle davalı idareye yapılan başvurunun reddine ilişkin 03.03.2016 tarihli, 2508 sayılı işlemin iptaline ve kök parselden ihtiyaçtan fazla düzenleme ortaklık payı kesintisi yapıldığından bahisle 10.000.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bursa 3. İdare Mahkemesince verilen 25/09/2017 tarihli, E:2016/618, K:2017/1519 sayılı kararda; uygulama imar planı revizyonu sonucunda park alanı ihtiyacında değişiklik olabileceği, düzenleme ortaklık payı (DOP) olarak kesilen, ancak uygulama imar planı değişikliği sonucunda fazlalık olan alanların yine 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesindeki ihtiyaçlar için kullanılmasının gerekli ve zorunlu olduğu, ancak bu yasal zorunluluğun; DOP olarak kesilen ve davacıların mülkiyet hakkının sona erdiği taşınmaz kısmının iadesini ya da bedelini isteme hakkını vermeyeceği, bu haliyle davacının başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 02/07/2018 tarihli, E:2018/199, K:2018/1468 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun reddine kesin olarak karar verilmiş, bu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesinin 21/11/2018 tarihli, E:2018/199, K:2018/1468, Temyiz No: 2018/842 sayılı kararı ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 48. maddesinin 6. fıkrası uyarınca temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin imar planı ve parselasyona dayandığı, tazminat istemi yönünden ise harca esas değer olarak 10.000.-TL gösterildiği, ancak İdare Mahkemesince bilirkişi incelemesi yaptırılmadan davanın reddine karar verildiğinden ıslah yoluyla dava değerinin artırılamadığı, hem iptali istenen işlem hem de davanın gerçek değeri yönünden, Bölge İdare Mahkemesi kararının kesin karar olmadığı, usul ve yasaya aykırı olan kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ BEREN PEHLİVANOĞLU'NUN DÜŞÜNCESİ : Bakılmakta olan davada, uyuşmazlığın esasının 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonu ile parselasyona dayandığı, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca imar planları ile parselasyon işlemlerinden kaynaklanan davalarda bölge idare mahkemelerince verilen kararlara karşı temyiz yolu açık olduğundan, davacının temyiz isteminin reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının kaldırılması, işin esası yönünden istinaf başvurusunun reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, uyuşmazlığın 1/1000 ölçekli uygulama imar planı revizyonu ile parselasyondan kaynaklandığı, bu durumda 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca, Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesince işin esası yönünden verilen karara karşı temyiz yolunun açık olduğu anlaşılmakla, kararın istinaf incelemesi üzerine kesinleştiği gerekçesiyle davacıların temyiz isteminin reddi yolunda İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesince verilen 21/11/2018 tarihli, E:2018/199, K:2018/1468, Temyiz No: 2018/842 sayılı karar ile istinaf talebinin reddi yolunda Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesince verilen 02/07/2018 tarihli, E:2018/199, K:2018/1468 sayılı kararın "kesin" kısmı kaldırılarak, işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Davacının temyiz isteminin reddi yolundaki İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 21/11/2018 tarihli, E:2018/199, K:2018/1468, Temyiz No: 2018/842 sayılı kararı ile anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesinin 02/07/2018 tarihli, E:2018/199, K:2018/1468 sayılı kararının kesin kısmının KALDIRILMASINA,

2. İşin esası yönünden davacının temyiz isteminin reddine,

3. İstinaf başvurusunun reddi yolunda verilen İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 02/07/2018 tarihli, E:2018/199, K:2018/1468 sayılı kararının ONANMASINA,

4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 27.03.2019 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.