Ölümlü Trafik Kazası Nedeniyle Ölenin Yakınlarının Manevi Tazminat İstemi
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi
Esas No : 2016/10086
Karar No : 2019/3848
Karar Tarihi : 2019-04-01





Davacılar vekili, davalıların işleten/ sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıların eşi/ babası ....'in idaresindeki araca çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacı ...'nın da kazada yaralandığını, davacı ...'nın yaralanması nedeniyle tedavi gideri yaptığını ve ölen eşinin desteğinden yoksun kaldığını, tüm davacıların ölüm olayı nedeniyle manevi zarara uğradıklarını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı ... sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla 27.000,00 TL. maddi ve toplam 170.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek avans (manevi için yasal) faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.

Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 24.524,56 TL. destekten yoksun kalma tazminatının, kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle (davalı sigortacı için reeskont avans ve diğer davalı için yasal faiz olmak üzere) davalılardan müteselsilen tahsiline; davacı ... için 5.000,00 TL. ve diğer davacılar için 2.500,00'er TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ...'ten tahsiline, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat isteğinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınlarının manevi tazminat istemine ilişkindir.

Davacılar vekili, dava konusu kaza sonucu davacılar yakınının ölümünden duyulan üzüntü nedeniyle, ölenin eşi/ çocuğu olan davacılar için toplam 170.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarlarda manevi tazminata karar verilmiştir.

6098 sayılı TBK'nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.

O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların eşi/ babası olan yakınlarının ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacıların ölene olan yakınlıkları nedeniyle duyacakları elemin derinliği, gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacılar için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, düşük miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 01/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.