Mağdure On Sekiz Yaşında Olduğunu Söyledi: Gerçek Yaşın Bilimsel Olarak Tespiti ve Sanığın Kaçınılmaz Hatası Araştırılmalı
Yargıtay 14. Ceza Dairesi
Esas No : 2014/7126
Karar No : 2017/2093
Karar Tarihi : 2017-04-17





Özet:

Yargıtay, mağdurenin yaşının resmî kayıtlar ve adli tıp raporuyla bilimsel olarak tespit edilmeden karar verilemeyeceğini, ayrıca sanığın mağdurenin yaşı konusunda kaçınılmaz bir hataya düşüp düşmediğinin mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.

Mağdure beyanı, savunma ile tüm dosya kapsamı ve kabule göre; suç tarihine yakın bir zamanda kaldığı bakımevinden kaçan mağdurenin tanıştığı ve adını ... olarak bildiği kadından etkilenerek geçimini sağlamak için fuhuş yapmaya karar verdiği, bu nedenle olay gecesi saat 22:00 sularında yol kenarında beklediği sırada kullandığı arabayla seyir halinde olan sanığın yanında durup aracına aldığı mağdureyle yemek yedikten sonra ilişkiye girme konusunda anlaştığı ve araçta soyundukları sırada devriye gezen polis ekibinin gelip camı tıklatması nedeniyle ilişkiye giremedikleri anlaşıldığından, mağdurenin, sanığa onsekiz yaşında olduğunu söylediğinin taraflarca ifade edilmesi, dosyaya getirtilen doğum tutanağı ile Nazilli Devlet Hastanesine yazılan müzekkere cevaplarına göre resmi bir kurumda doğup doğmadığı dosya kapsamından anlaşılmayan mağdurenin kayden 15.06.1997 doğumlu olup nüfusa 01.02.2001 tarihinde tescil edilmesi ve mağdurenin olaydan yaklaşık iki ay sonra mahkemede görüntülü kayda alınan beyanında gözlemlenen fiziki özellikleri de nazara alındığında, öncelikle suç niteliğine etkisi nazara alınarak resmi bir kurumda doğup doğmadığının araştırılıp doğmadığının tespit edilmesi halinde yaş tespitine esas olacak şekilde kemik grafileri çektirilip tam teşekküllü bir hastaneden içinde radyoloji uzmanının da bulunduğu sağlık kurulundan rapor alınması, duraksama halinde Adli Tıp Kurumundan görüş alınarak gerçek yaşının bilimsel olarak saptanmasından sonra suçun niteliği ile sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği ve mağdurenin onbeş yaşından küçük olduğunun tespiti halinde dahi sanık savunmaları, mağdure beyanı, sanık ile mağdurenin tanışma şartları, daha önceden birbirlerini tanımıyor olmaları, olay gecesi ilk defa karşılaşmaları, yaş konusunda aralarında geçen konuşmalar ile mağdurenin gözlemlenen fiziki ve bilişsel durumu da gözetilerek sanığın, mağdurenin yaşı hususunda kaçınılmaz bir hataya düşüp düşmediğinin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Hükümden sonra 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.