Korunmaya Muhtaç Çocuklar Hakkında Koruma Kararını Alma Ve Kaldırma Çocuk Mahkemelerinin Görevi Kapsamındadır
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi
Esas No : 2020/3030
Karar No : 2020/4142
Karar Tarihi : 2020-09-24





1-Dava, 2828 sayılı Kanuna göre alınmış olan korunma kararının kaldırılmasına ilişkindir. Sözü edilen Kanun, korunmaya muhtaç çocukların, ergin oluncaya kadar, bu kanun hükümlerine göre kurulan sosyal hizmet kuruluşlarında bakılıp gözetilmeleri hususundaki tedbirin görevli ve yetkili mahkemece alınacağını hükme bağlamıştır (2828 S.K. m. 22/1). Kanunun 24. maddesi de, korunma kararı alınmasını gerektiren şartların ortadan kalkması halinde, kurum yetkililerinin önerisi üzerine mahkemece, çocuk ergin olmadan kaldırılabileceği gibi, ergin olduktan sonra da, çocuğun rızası alınmak şartıyla ve bu maddede gösterilen şartların varlığı halinde korunma kararının devamına karar verilebileceğini hükme bağlamıştır.

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 26/3. maddesinde mahkemeler ve çocuk hakiminin bu kanun ve diğer kanunlarda yer alan tedbir kararlarını almakla görevli olduğu düzenlendiğinden, 2828 sayılı Kanun maddesindeki tedbir kararlarında da çocuk mahkemeleri görevli bulunmaktadır (HGK'nun 16.01.2013 tarih, 2012/2- 563 esas, 2013/69 karar sayılı ilamı).

Yukarıda açıklandığı üzere 5395 sayılı Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle 2828 sayılı Kanun uyarınca korunmaya muhtaç çocuklar hakkında korunma kararı alma ve koşullarının varlığı halinde bu kararı kaldırma görevi çocuk mahkemelerinin görevi kapsamına alınmıştır. İstanbul İli'nde çocuk mahkemesi bulunmaktadır. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, her aşamada mahkemece kendiliğinden dikkate alınmalıdır. Gerçekleşen bu durum karşısında, dosyanın görevli mahkemeye devredilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.

2-Kabule göre;

Korunma kararının kaldırılmasına yönelik istek korunma altında bulunan çocuğun hak ve menfaatleriyle ilgilidir. Bu sebeple davanın hakkında korunma kararı alınmış olan kişi küçük ise yasal temsilcisine, ergin ise korunma altına alınan kişiye yöneltilmesi gerekir. Bu husus nazara alınmadan eksik hasım ve incelemeyle hüküm kurulması da doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre temyize konu sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 24.09.2020 (Prş.)