İdari Para Cezasının Kaldırılması İçin Yapılan Başvuru
Yargıtay 19. Ceza Dairesi
Esas No : 2019/18959
Karar No : 2020/10129
Karar Tarihi : 2020-07-08





Özet:

İdari Para Cezasının Kaldırılması İçin Yapılan Başvuru, Miktar İtibarı İle Kesinlik Sınırında Bulunduğundan Reddedilmiş Olup İtiraz Kanun Yoluna Da Başvurulmadığından Muteriz Aleyhine Hükmolunan Dilekçe Yazım Ücretinin Tamamının Kaldırılması Gerektiği

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na aykırı davranmak eyleminden dolayı kabahatli ... hakkında, anılan Kanun'un 78/1-B maddesi uyarınca Mersin Otoyol Büro Amirliğinin 22/10/2017 tarihli ve .. sıra numaralı trafik idari para cezası karar tutanağı ile uygulanan 95,00 Türk lirası idari para cezalarına yönelik başvurunun reddine, dilekçe yazım ücreti olan 440,00 Türk lirasının itiraz edenden alınarak kararına itiraz edilen Mersin Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğüne verilmesine ilişkin Erdemli Sulh Ceza Hakimliğinin 31/07/2018 tarihli ve 2017/2059 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 13/02/2019 gün ve 14688 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25/02/2019 gün ve KYB-2019-18898 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize verilmekle okundu.

Anılan ihbarnamede;

659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin 6/5. maddesinde yer alan, “İdareleri vekil sıfatıyla temsile yetkili olan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri ve avukatların bir listesi, idaresince yazılı olarak veya Adalet Bakanlığınca belirlenen esaslar dairesinde elektronik ortamda ilgili Cumhuriyet başsavcılığına, bölge idare mahkemesi başkanlıklarına; askeri savcılıklara ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkanlığına verilir. Bu listeler, Cumhuriyet başsavcılığı tarafından adli yargı çevresinde, bölge idare mahkemesi başkanlığınca idari yargı çevresinde bulunan mahkemelere gönderilir. Yüksek mahkemeler ve bölge adliye mahkemesindeki duruşmalarda temsil yetkisini kullanacakların isimleri ilgili mahkemelerin başsavcılıklarına veya başkanlıklarına bildirilir. Listede isimleri yer alanlar, baroya kayıt ve vekaletname ibrazı gerekmeksizin idare vekili sıfatıyla her türlü dava ve icra işlemlerini takip edebilirler. Vekil sıfatıyla temsil yetkisi sona erenlerin isimleri anılan mercilere aynı usulle derhal bildirilir.” şeklinde düzenlenmiş bulunması karşısında, somut olayda Erdemli Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/11/2017 tarihli tensip tutanağında idari para cezası kararına karşı yapılan itiraza yönelik idarenin cevap hakkı bulunduğunun bildirilmesi üzerine, Mersin Valiliği İl Emniyet Müdürlüğü vekili Avukat Mehmet Semih Özkandan tarafından kurum adına dilekçe yazıldığı ve yukarıda bahsi geçen düzenleme uyarınca katılan vekilinin vekaletname ibraz etme zorunluluğunun bulunmadığı gözetilerek yapılan inceleme neticesinde, her ne kadar Erdemli Sulh Ceza Hâkimliğinin 31/07/2018 tarihli kararında kurum lehinde 440,00 Türk lirası dilekçe yazım ücretine hükmedilmiş ise de; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin “Ceza davalarında ücret” başlıklı 14. maddesinin 2. fıkrasında yer alan, “Ceza hükmü taşıyan özel yasa, tüzük ve kararnamelere göre yalnız para cezasına hükmolunan davalarda tarifeye göre belirlenecek avukatlık ücreti hükmolunan para cezası tutarını geçemez.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, dilekçe yazım ücretinin itiraz konusu para cezasının miktarı olan 95,00 Türk lirasından fazla olamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;

5326 sayılı Kanunun 22-31. maddelerini kapsayan Dördüncü Bölümünün ''Karar Verme Yetkisi ve Kanun Yolları'' başlığını taşıdığı, anılan Kanunun 27. maddesinin başlığının ''Başvuru yolu'', 29. maddesinin başlığının ise ''İtiraz yolu'' olarak düzenlendiği, yine ''Masrafların ve vekalet ücretinin ödenmesi '' başlıklı 31. maddesinin;

''(1) İdarî yaptırım kararına karşı başvuru yolu harca tâbi değildir. (1)

(2) Kanun yoluna başvuru dolayısıyla oluşan bütün masraflar ve vekalet ücreti, başvurusu veya savunması reddedilen tarafça ödenir.'' hükümlerini amir olduğu,

Karar tarihinde yürürlükte bulunan 2018 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/5. maddesinin '' (5) Ceza mahkemelerinde görülen tekzip, internet yayın içeriğinden çıkarma, idari para cezalarına itiraz gibi başvuruların kabulü veya ilk derece mahkemesinin kararına yapılan itiraz üzerine, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması halinde işin duruşmasız veya duruşmalı oluşuna göre ikinci kısım birinci bölüm 1. sıradaki iş için öngörüldüğü şekilde avukatlık ücretine hükmedilir. Ancak başvuruya konu idari para cezasının miktarı Tarifenin ikinci kısım birinci bölüm 1. sıradaki iş için öngörülen maktu ücretin altında ise idari para cezası kadar avukatlık ücretine hükmedilir.'' hükümlerini içerdiği, tüm bu hususlar uyarınca, hakkında uygulanan idari para cezasının iptali için 5326 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca yapmış olduğu başvurusu reddedilen muteriz aleyhine vekalet ücretine hükmedilemeyeceği, muterizin yapmış olduğu başvurunun reddedilmesi durumunda bu red kararına karşı anılan Kanunun 29. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna başvurulması ve bu itirazının da reddedilmesi gerektiği, aksi kabulün Kanunun kabul ve sistematiğine aykırı olacağı gibi hak arama özgürlüğünün de önüne geçeceği, somut olayda muteriz tarafından sadece idari para cezasının kaldırılması için başvuruda bulunulduğu ve idari para cezası miktar itibarı ile kesinlik sınırında bulunduğundan iptal talebinin reddi kararına karşı itiraz kanun yoluna da başvurulmadığından muteriz aleyhine hükmolunan 440,00 Türk Lirası dilekçe yazım ücretinin tamamının kaldırılması gerekeceği anlaşılmış olmakla,

Belirtilen hususta kanun yararına bozma istemine gidilip gidilmeyeceği hususunda gereğinin takdir ve ifası için, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08/07/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.