Hizmet Tespit Davası - Sosyal Güvenlik Destek Primi İle Çalışmalar Sigortalılık Süresinden Sayılmaz
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi
Esas No : 2019/3264
Karar No : 2020/2820
Karar Tarihi : 2020-06-04





Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı, fer' i müdahil Kurum vekili ve davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın fer' i müdahil Kurum ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

I-İSTEM

Davacı vekili, davacının 08.05.2009 – 19.02.2015 tarihleri arasında davalı işveren şirkete ait çeltik imali işyerinde hizmet akdine tabi olarak kesintisiz çalıştığının tespitini istemiştir.

II- CEVAP:

Davalı ... Tarım Gıra Ürünleri Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; 08.05.2009 tarihinde emeklilik nedeniyle işten ayrılan davacının 19.02.2015 tarihine kadar çalıştığı iddiasının gerçeğe aykırı olduğunu, 2010 yılı içinde, işin yoğun olduğu dönemlerde ücret karşılığı arızi çalışmaları olduğunu, sürekli çalışmasının bulunmadığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir.

Fer' i müdahil Kurum vekili; aylık bağlandıktan sonra çalışma iddiasına yönelik kayıt bulunmayan davacının iddiasının, kamu düzenine ilişkin davanın niteliğine uygun inceleme ve araştırma yapılarak, reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III- MAHKEME KARARI:

A- İLK DERECE MAHKEME KARARI

Mahkemece, "Davanın kabulü ile, davacının 09/05/2009- 18/02/2015 tarihleri arasında 2.078 gün ve 62.103,15 TL prime esas kazançla sigortalı olarak gösterilmeyen hizmet akdine dayalı çalışmalarının tespitine," karar verilmiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ:

Davalı ... Tarım Gıra Ürünleri Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; kararın eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalı olduğunu beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Fer' i müdahil Kurum vekili; iddianın dayanağı kayıt sunamayan davacının çalışma iddiası konusunda kamu düzenine ilişkin davanın niteliğine uygun inceleme ve araştırma yapılmadığı, tanık beyanlarına göre karar verildiğini beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

B- BAM KARARI

"Gönen (Balıkesir) Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi'nin, 30.03.2017 tarihli, 2015/411 E, 2017/337 K. sayılı kararına yönelik davalı şirket vekili ile fer'i müdahil SGK Başkanlığı vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanun'unun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan REDDİNE, " karar verilmiştir.

TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:

Fer' i müdahil Kurum vekili istinaf dilekçesinde belirtilen nedenlerle İzmir BAM 10.Hukuk Dairesi Kararının bozulmasını talep etmiştir.

Davalı şirket vekili karara esas tanık beyanlarının çelişkili olduğunu davacının belirtilen dönemde hizmet akdi ile çalışmadığını beyanla İzmir BAM 10.Hukuk Dairesi Kararının bozulmasını talep etmiştir.

IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:

Dava hizmet tespiti istemine ilişkindir.

Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 86/9. maddesi olup, anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.

Dosya kapsamından davacının, 01.09.1980 tarihinden itibaren sigortalı hizmetlerinin başladığı, dava konusu hizmet tespiti talebi başlangıç tarihi 08.05.2009 'da emekli olduğu ve kendisine 01.06.2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, talep edilen süre sonu 19.02.2015 tarihinde ise sosyal güvenlik destek primi ile çalışmaya başladığı anlaşılmaktadır. Sosyal güvenlik destek primi, yaşlılık aylığı kesilmeksizin yeniden çalışmaya başlayabilmek için ödenmesi gereken primdir.

5510 sayılı Kanunun 30. maddesi 3.fıkrası (a) bendinde; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte sonra ilk defa sigortalı olan kişilerden yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra 4'üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi hariç olmak üzere bu Kanuna göre veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıkları, çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başında kesileceği düzenlenmiştir.

Bu düzenleme uyarınca, 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihinden sonra ilk defa sigortalı olanlardan yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra çalışmaya başlayanların aylıkları kesilecektir.

Ancak, 5510 sayılı Kanunun "Sosyal güvenlik destek primine ilişkin geçiş hükümleri" başlıklı Geçici 14.maddesi ile bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlar hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümlerin uygulanmasına devam edileceğine dair, amir hüküm getirilmiştir.

5510 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunda ise "Yaşlılık aylığı alanların yeniden çalışmaları" başlıklı 63.maddesinin; (A) bendinde yaşlılık aylığı almakta iken çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıklarının bu çalışma olgusuna dayalı ve onunla sınırlı olarak kesilmesi gerektiği, (B) bendinde; tekrar sigortalı bir işte çalışma halinde, sigortalı adına sosyal güvenlik destek primi ödenmesi suretiyle, yaşlılık aylığının ödenmesine devam olunacağı hükümlerinin düzenlendiği, söz konusu maddenin son fıkrasında ise, yaşlılık aylığı almakta iken tekrar çalışmaya başlayan sigortalıya, 506 sayılı Kanunun 63. maddesinin (A) ya da (B) bendinden yararlanmak için bir tercih hakkı tanındığı anlaşılmaktadır.

Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ile ortaya çıkan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulduğunda; Dava ile tespiti talep edilen dönemde, davacının sosyal güvenlik destek primine tabi çalışma hakkı bulunduğu sabittir. Ancak davacının talebinin açık ve belirgin olmadığı anlaşılmakla; öncelikle, talebi açıklattırılmalı, isteminin, 506 sayılı Yasa’nın 63/A maddesi kapsamında yaşlılık aylığı kesilerek tüm sigorta kollarına tabi çalışma tespiti mi, yoksa, 63/B kapsamında Sosyal Güvenlik Destek Primine tabi çalışmanın tespiti mi olduğu hususu netleştirilmelidir.

Bu husus tespit edildikten sonra, davacının istemi dikkate alınmak suretiyle, Sosyal Güvenlik Destek Primine tabi çalışma sürelerinin 506 sayılı Kanuna göre sigortalılık süresi olarak değerlendirilmeyeceği hususu da gözetilerek, uyuşmazlık konusu hizmet tespitine yönelik talep hakkında bir karar verilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle, ilk derece mahkemesince eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, fer'i müdahil Kurum ve davalı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 04.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.