Hatır Taşıması İndirimi
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi
Esas No : 2021/2489
Karar No : 2021/2459
Karar Tarihi : 2021-06-07





Davacı ... vekili Av. ... tarafından, davalı ... aleyhine 02.09.2019 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine hakem heyeti tarafından yapılan inceleme sonunda; davanın kısmen kabulüne ve itiraz hakem heyetince itirazın reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı kaza sonucunda araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını ve % 33,2 oranında malul kaldığını, davalı tarafından 08.11.2013 tarihinde 19.131,00 TL. ödendiğini ama artan maluliyet nedeniyle bu ödemenin yetersiz olduğunu, maluliyet artışının 20.12.2018 tarihli raporla öğrenildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.800,00 TL. sürekli işgücü kaybı tazminatı, 100,00 TL. bakıcı gideri ve 100,00 TL. geçici işgöremezlik tazminatının 01.08.2019 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 16.12.2019 tarihli ıslah dilekçesiyle taleplerini 79.820,73 TL'ye yükseltmiştir.

Davalı vekili; maluliyetin kendi aldıkları rapor gereği en fazla % 17 olduğunu ve bunun için de gerekli ödemeyi yaptıklarını, hatır taşıması nedeniyle tazminattan indirim gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kısmen kabulü ile 58.854,51 TL. sürekli işgücü kaybı tazminatı, 100,00 TL. geçici işgöremezlik tazminatı ve 100,00 TL. bakıcı gideri olmak üzere toplam 60.054,51 TL'nin 02.08.2019 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazla isteğin reddine dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından itirazın reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere; özellikle, davacının kaza sonucu oluşan yaralanmaları nedeniyle 2017 yılında tedavi işlemleri uygulandığı ve kesin maluliyetin 20.12.2018 tarihli rapor ile ortaya çıktığı dikkate alındığında, davanın 2 yıllık hak düşürücü sürede açıldığına ilişkin kabulde bir isabetsizlik görülmemesine; davacı bakımından müterafik kusur teşkil edecek bir durum olduğuna dair delil bulunmadığından, davalı vekilinin bu yöne ilişkin soyut temyiz itirazlarının yerinde görülmemesine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.

Davalı taraf, davacının sigortalı araçta hatır için taşındığı savunmasında bulunarak bu sebeple tazminatta indirim yapılmasını talep etmiş; Hakem Heyeti tarafından, davacı ile araç sürücüsünün akraba olduğu ve taşımanın sadece davacı yararına yapıldığına dair delil bulunmadığı gerekçesiyle, davalı yanın hatır savunmasına itibar edilmemiştir.

Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 52. maddesinde; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırdığı takdirde hakimin, tazminatı indirebileceği veya tamamen kaldırabileceği düzenlenmiştir.

Somut olayda; ceza dosyasında alınan beyanlardan, davacının sigortalı araçta yolcu olduğu, araç sürücüsü Mehmet Karayiğit ve davacı ile araçtaki diğer yolcuların akraba oldukları, bir düğünden gelirlerken kazanın meydana geldiği anlaşılmaktadır. Tüm beyanlardan sürücü ile davacının akraba olduğu anlaşıldığına göre, taşımada davacının da yararı bulunduğunun kabulü gerekmekle birlikte, ailevi ya da ahlaki bir sorumluluğun ifası için taşımanın yapılıp yapılmadığı da göz önünde bulundurulmalıdır.

Açıklanan sebeplerle; davacı ve araç sürücüsü ile araçtaki diğer yolcuların nüfus kayıt örnekleri temin edilip davacının araç işleteni/ sürücüsü ile olan akrabalık derecesinin saptanması; akrabalık derecesi de gözetilerek taşımanın ailevi ya da ahlaki sorumluluğun ifası dışında bir nedenle yapılıp yapılmadığının değerlendirilmesi; yapılacak bu tespitlere göre tazminattan hatır taşıması nedeniyle indirim yapılıp yapılmayacağının gerekçelendirilmesi gerekirken, eksik araştırma ile karar verilmesi doğru olmamıştır.

5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden, fazla vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine,

peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 07/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.