Emsal İşçi Ücreti - Kök Ücret
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi
Esas No : 2017/30287
Karar No : 2020/9613
Karar Tarihi : 2020-07-16





Özet:

  • Somut olayda, mahkemece davacının ücreti dava dilekçesinde emsal olarak bildirilen ...‘un ücretine göre belirlenmişse de davacı dava dilekçesinde emsal işçi ücretini talep etmemiş dava dilekçesinde açıkça belirttiği üzere, ilk işe girdiği tarihteki kök ücret esas alınarak o günden dava tarihine kadar toplu iş sözleşmesi, yasal zamlar ve benzeri tüm etkenler uygulanmak suretiyle son yevmiyesinin saptanmasını talep etmiştir.
  • Kaldı ki emsal kabul edilen işçinin davacıya emsal olmadığı, bordrolardan , Kapsam içi personel Yönetmeliğinde yer alan ücret skalasından anlaşılmaktadır.
  • Bu nedenlerle davacının ilk işe girdiği tarihten itibaren yararlanabileceği yönetmelik , toplu iş sözleşmesi, yasal zamlar ve benzeri tüm etkenler uygulanmak suretiyle son yevmiyesinin saptanması suretiyle sonuca gidilmesi gerekir.

 

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili, davacının 09.11.1993 tarihinden emekliye ayrıldığı 30.07.2010 tarihine kadar davalı işyerinde çalıştığını, bu işyerinde daha önceden ... Sendikası ile ... arasında TİS imzalandığını ve TİS hükümleri uygulandığını, davacının ...Sendikasına 01.01.1999 tarihinden beri üye olduğunu, daha sonra 01.01.2006 tarihinde davalı kurum bünyesinde kadroya alındığını, davalı kurumun davacıyı müteahhit elemanı olarak kabul ettiğinden bir yevmiye farkı doğduğunu, davacının TlS 'nden yararlanması engellenmek istendiği için kayıtlarda müteahhit elemanı olarak gösterildiğini, davacının davalı kurumda asli ve sürekli işlerde çalıştığını, davacının ilk günden bu yana ...’ın işçisi olarak çalıştığını, aynı konumda çalışanlara farklı ücret uygulandığını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacının ücretinin yanlış saptanmasından kaynaklanan ve dava tarihinden geriye doğru eksik ödenen ücret ve diğer tüm işçilik alacaklarını talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, Davacının müteahhit firmalar nezdinde çalışırken özelleştirme sonrası 26.07.2006 tarihinde şirketlerinde işe girdiğini ve emekli olduğu 31.07.2010 tarihine kadar çalıştığını davaya karşı zamanaşımı definde bulunduklarını, davacının bünyelerinde çalıştığı dönemde TİS hükümlerine uygun ödemelerinin yapıldığını, sendikaya üye olmadığı ve dayanışma aidatı ödemediği dönemler için TİS'nden yararlandırılmasının mümkün olmadığını, muvazaalı işlem yapılmadığını, emsal kararların söz konusu dava ile alakası olmadığını, belirtilen nedenlerle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:

Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Gerekçe:

1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) hükmün kapsamı başlıklı 297/2. maddesinde; "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. " düzenlenmesine yer verilmiştir. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde, Mahkemece davacının fark ücret alcağı kabul edilmesine karşın hüküm kısmından davacının ücreti olarak tespit edilen 57,22 TL ‘nin davacının olması gereken değil emsal olarak bildirilen işçinin 30.06.2006 tarihli yevmiyesi olup az yukarıda değinilen düzenlemelere aykırılılık oluşturulduğu görülmektedir. Karar bu yönüyle usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

3-Somut olayda, Mahkemece davacının ücreti dava dilekçesinde emsal olarak bildirilen ...‘un ücretine göre belirlenmişse de davacı dava dilekçesinde emsal işçi ücretini talep etmemiş dava dilekçesinde açıkça belirttiği üzere, ilk işe girdiği tarihteki kök ücret esas alınarak o günden dava tarihine kadar toplu iş sözleşmesi, yasal zamlar ve benzeri tüm etkenler uygulanmak suretiyle son yevmiyesinin saptanmasını talep etmiştir. Kaldı ki emsal kabul edilen işçinin davacıya emsal olmadığı, bordrolardan , Kapsam içi personel Yönetmeliğinde yer alan ücret skalasından anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davacının ilk işe girdiği tarihten itibaren davanın yararlanabileceği yönetmelik , toplu iş sözleşmesi, yasal zamlar ve benzeri tüm etkenler uygulanmak suretiyle son yevmiyesinin saptanması suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır.

SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

(www.corpus.com.tr)