Boşanma Hükmü Kesinleşmeden Tedbir Nafakasının Takibe Konu Edilmesi
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi
Esas No : 2018/5505
Karar No : 2019/1823
Karar Tarihi : 2019-02-12





Özet:

  • İnceleme konusu olayda; Aile Mahkemesi'nin boşanma ilamı ekinde hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile tedbir nafakası alacaklarının tahsili amacıyla, boşanma hükmü kesinleşmeden ilamlı icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
  • Her ne kadar boşanma ilamı kesinleşmeden, ekinde hükmedilen tazminat alacakları icra takibine konu edilemez ise de tedbir nafakasının infazı ilamın kesinleşmesine bağlı değildir.
  • Kaldı ki takibe dayanak ilamda yargılama sırasında takdir olunan tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına hükmedildiği görülmektedir.
  • O halde mahkemece, tedbir nafakası alacağının boşanma hükmü kesinleşmeden takibe konu edilebileceği hususu nazara alınarak, takibin tedbir nafakası yönünden devamına imkan sağlayacak şekilde, maddi ve manevi tazminat alacakları yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken takibin tümden iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

........ tarafından Aile Mahkemesince verilen ve boşanma ile birlikte hükmedilen tazminat ve nafaka alacaklarına ilişkin olarak başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda; boşanma kararının kesinleşmediğini, aile mahkemesi kararlarının kesinleşmeden takibe konulamayacağını belirterek takibin iptali talebinde bulunduğu, mahkemece, boşanma kararın kesinleşmediği gerekçesi ile şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir.

6100 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 3. maddenin atfıyla uygulanması gereken HUMK'nun 443/4. (HMK 367) maddesi gereğince, aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca, boşanma kararının eklentisi olan tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik hükümler de aynı kurala tabidirler. Ancak, boşanma ilamı kesinleştiği takdirde, tazminat,vekalet ücreti ve yargılama gideri isteklerinin takibe konulabilmesi için nitelikleri gözetilerek kesinleşmeleri gerekli değildir (HGK. 28.2.2001 tarih, 2001/12-206 E. 2001/217 K. ). Anılan Yasa maddesinde, tedbir nafakasının infazı, ilamın kesinleşmesine bağlı tutulmamıştır.

Somut olayda; .......... 5. Aile Mahkemesi'nin 18/09/2015 tarih, 2014/425 E. 2015/656 K. Sayılı boşanma ilamı ekinde hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile tedbir nafakası alacaklarının tahsili amacıyla, boşanma hükmü kesinleşmeden ilamlı icra takibi başlatıldığı görülmüştür. Her ne kadar boşanma ilamı kesinleşmeden, ekinde hükmedilen tazminat alacakları icra takibine konu edilemez ise de tedbir nafakasının infazı ilamın kesinleşmesine bağlı değildir. Kaldı ki takibe dayanak ilamda yargılama sırasında takdir olunan tedbir nafakasının karar kesinleşinceye kadar devamına hükmedildiği görülmektedir.

O halde mahkemece, tedbir nafakası alacağının boşanma hükmü kesinleşmeden takibe konu edilebileceği hususu nazara alınarak, takibin tedbir nafakası yönünden devamına imkan sağlayacak şekilde, maddi ve manevi tazminat alacakları yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken takibin tümden iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.