Aile Hekimi - İhtar Puanı - Defin Ruhsatı - Soruşturma Açılmadan Doğrudan Savunma Alınması
Danıştay 2. Daire
Esas No : 2016/8324
Karar No : 2020/535
Karar Tarihi : 2020-02-04





İSTEMİN KONUSU: ... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

YARGILAMA SÜRECİ:

Dava Konusu İstem : Dava; ... ili ... Toplum Sağlığı Merkezine bağlı ... Aile Sağlığı Merkezinde aile hekimi olarak görev yapan davacının, Aile Hekimliği Uygulaması Kapsamında Sağlık Bakanlığınca Çalıştırılan Personele Yapılacak Ödemeler ile Sözleşme Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 14. maddesinin 1. fıkrası uyarınca beş (5) ihtar puanı ile cezalandırılmasına ilişkin 10/07/2013 günlü, 11636 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : ... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; defin ruhsatı düzenleme konusunda belediye hekimlerine göre ikincil derecede sorumlu olan davacının 08/03/2013 günü saat 05:00'da telefonla arandığı halde defin ruhsatı düzenleme konusundaki görevini yerine getirmemesi üzerine, ihtara konu fiilinin sübuta erip ermediğinin tespiti amacıyla soruşturma açılıp gerekli araştırmalar yapıldıktan ihtar puanı cezası verilmesi veya verilmemesi yönünde işlem tesis edilmesi gerekirken soruşturma açılmadan yalnızca savunma alınarak beş (5) ihtar puanı verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacının 07/03/2013 tarihi saat 17.00'dan, 08/03/2013 tarihi saat 08.00'a kadar nöbetçi olduğu halde telefona cevap vermediğinin sabit olduğu, 28/05/2013 tarihli savunması da yeterli görülmeyerek, mevzuat çerçevesinde doğrudan ihtar cezası verildiği, bu anlamda dava konusu işlemin mevzuata uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI: Cevap verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: ...

DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Beşinci Dairesi tarafından Danıştay Başkanlık Kurulunun 01/08/2016 günlü, K:2016/32 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 1. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,

2. ... İdare Mahkemesince verilen ... günlü, E: ..., K: ... sayılı kararın ONANMASINA,

3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,

4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.02.2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY :

Dosyanın incelenmesinden, ... ili ... Toplum Sağlığı Merkezine bağlı ... Aile Sağlığı Merkezinde aile hekimi olarak görev yapan davacının, 14/03/2013 tarihli ve 06/06/2013 tarihli üst yazılarla sunduğu savunmalarında, 08/03/2013 tarihinde nöbete gitmediğini ikrar ettiği ve davacının eyleminin gerçekleştiği hususunun taraflarca çekişme konusu yapılmadığı ve bu haliyle olayın disiplin soruşturması açılması suretiyle aydınlığa kavuşturulmasını gerektirecek bir boyutunun olmadığı anlaşıldığından soruşturma yapılmamış olmasının dava konusu işlemi hukuken sakatlayacak bir yönü bulunmamaktadır.

Açıklanan sebeplerle, İdare Mahkemesince verilen karar hukuka ve usule aykırı bulunduğundan, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile anılan kararın bozulması gerektiği görüşüyle, Mahkeme kararının onanması yolundaki çoğunluk kararına katılmıyorum. 04.02.2020