5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Müsadere
Yargıtay 19. Ceza Dairesi
Esas No : 2019/8514
Karar No : 2021/3938
Karar Tarihi : 2021-03-30





ÖZET: Dava konusu gümrük kaçağı akaryakıtn 5607 sayılı Kanun'un 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nin 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde 5237 sayılı TCK'nin 54. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi, suçta kullanılan nakil aracı yönünden malen sorumlunun davadan haberdar edilmeden karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık

HÜKÜMLER : Mahkumiyet, Nakil Aracının Müsaderesi

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:

Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.

Ancak,

Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanığın lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun'un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,

Kabule göre de;

Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK'nin 62/1. maddesi yerine TCK'nin 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK'nin 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,

Sanık hakkında hükmolunan 16.30 TL yargılama giderinin 6183 sayılı Kanun'un 106. maddesinde belirlenen sınırın altında kalmasına karşın, CMK'nin 324/4. maddesine aykırı olarak yargılama giderinin sanıktan tahsiline karar verilmesi,

Dava konusu gümrük kaçağı akaryakıtn 5607 sayılı Kanun'un 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nin 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde 5237 sayılı TCK'nin 54. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi,

Suçta kullanılan nakil aracı yönünden malen sorumlunun davadan haberdar edilmeden karar verilmesi,

Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,

Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 30/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

 

(www.corpus.com.tr)